İngiliz tarihçi İstanbul'u yorumladı

"İstanbul, tam bana göre şehir" SundayTelegraph gezi ekinde İstanbul ile ilgili bir röportaj var. Tarihçi Dominic Sandbrook'a sorulan soruların yanıtlarının olduğu yazıya "Tam bana göre şehir" başlığı atılıyor. Dominic Sandbrook "Şehrin kargaşa ve heyecanı hakkında en fikri Galata Köprüsü'nün üzerinde elde edilebilir: Ezan sesleri, gidip gelen tekneler, az sonra ekmek arası olacak ızgara balıklar..." En iyi öğle yemeği için nereye gidilmeli sorusuna Sandbrook, yine Galata Köprüsü yakınındaki ızgara balıkçılara işaret ederek yanıt veriyor: "Ucuz ve lezzetliler." "İçki için nerede buluşmalı?" sorusuna, "Nevizade" yanıtını veriyor; burada "dizi dizi lokanta, bar, meyhane olduğunu; gün içinde burasının turistik olduğunu ama gece saatlerinde yerellerin masaları doldurduğunu... Meze ve rakının tadını çıkardığını" söylüyor. İstanbul acemisine tavsiye? "İstanbul'a ilk kez gidecek olan bir tanıdığa nereye gitmesini salık verirsiniz" sorusuna Santbrook, "Aya Sofya" yanıtını veriyor, burasının bin yıl dünyanın en büyük katedrali olarak varlık gösterdiğini anlatıyor. "Neye dikkat etmek gerek? Ne getirmek gerek?"... Sandbrook, bu soruyu birisinin bir şey satmak için yanaşacağını söyleyerek yanıtlıyor. İstanbul'dan İngiltere'ye dönüşte lokum getirilmesini tavsiye ediyor ve kendisinin ne aldığını dolaylı yoldan aktarıp, çalışma odasında Atatürk'ün büyük bir resminin olduğu bir Türk bayrağı olduğunu söylüyor. İstanbul liste başı, Blackpool sonda Tarihçiye nerede olmak istemezsiniz diye soran Daily Telegraph, "(İngiltere'nin) Blackpool şehri" yanıtını alıyor; ve Londralı oldukları için kendi kendilerini tebrik edenlerden ve Londra'dan da uzak durmak istediğini söylüyor.

Labels:



Leave A Comment:

Blogger tarafından desteklenmektedir.